:: YAZI

Eklenme: 26.05.2007 03:20 


*Temel yapı taşlarımız arasında yer alan izahlarda yer alan: "Bir millet fertleri arasında hile ve aldatmaca akıllılık sayılıyorsa, o millet artık kanserin onulmaz safhasına ulaşmış demektir. Umumi bünyede görülen iyilik emâresi sadece bir aldanmışlıktır. Milleti millet yapan değerlerden taviz verilmez." İfadeleri ne demek ister, hangi beyinler anlar, bizi nereye götürür?..

*Nasıl geldikleri, getirildikleri milletin temel değerlerinde belli olan tepedekiler, akl-ı evveller; şûûrsuzlar, cüce beyinler, milleti ve millet irâdesini yok sayar, kendi ideal ve ideolojilerine göre ahkâm keser, karar verirlerse, temel değerleri görmez, yaşamaz, Ramazan günü oruç tutan milletin gözüne bakarak lıkır lıkır soğuk su içer, bayramlarını kutlamaz, bir defa olsa bile halkın namaz kıldığı saflarda yerini almazsa, kabul günlerinde milletin parası ile ayakta demlenen seçkin (!) kişilere kadehleri tokuşturursa, kanserin neresindeyiz, siz karar verin..

*Yıllardan beri "demokrasi, laiklik, insan hakları, hürriyet, cumhuriyet, eşitlik, adalet, hukuk üstünlüğü" gibi değerleri konuşur, anlatır, sözüm ona yaşarız. Var oldukları iddia edilen, aslında var olmayan, kişi ve zihniyetlere göre durmadan kılıf değiştiren, "Demoklesin Kılıcı" gibi boşlukta bekleyen, zararların millete ödettirildiği yenilmeyen dolmalar..

*Ellidört yıllık yazı hayatımda yazdım, yazmaya devam ediyorum ve yineliyorum ki; demokrasi, laiklik, adalet, hürriyet, insan hakları, cumhuriyet sadece sözlüklerde yer alır, cumhur olan halk için geçerli değildir. "Halk oyu ile seçilmiş Cumhurbaşkanı, ulusal egemenlik ve ulusu temsil yönünden de var olan sistemle bağdaşmayacaktır" diyerek, halkın cumhurbaşkanını seçmesi kanununu veto ederseniz, demokrasiyi nereye koyacağız?.. Hani halkın idaresi olan Cumhuriyet ve cumhurun başı Cumhurbaşkanı?.. Hiçbir zaman, hiçbir devirde iktidar ve muktedir olamayan, muhalefet görevini beceremeyen, Atatürk'ün mirası üzerinde hora tepen, saydığımız bu temel değerleri bilmeyen cehalet kumkuması, milletin kalbine saplanan okları ile devr-i sabıkları hortlatan bir partinin zihniyeti ve direktifleri ile hareket ederek aynen uygulayan ve borazan gibi tekrar eden bir zihniyetle demokrasi ve diğer değerler yayana gelebilir mi?..Halka tepeden bakan, halkın temel değerlerini, inançlarını torbaya koyan, millî idareyi hiçe sayan, TBMM. Üstünlüğünü kabul etmeyen, kanunları hiçe sayarak görev süresi bittiği halde oturduğu sıcak koltukta direnerek gitmeyen, halkının oyundan kaçan bir Cumhurbaşkanı dünyanın neresinde vardır, hazırlanan oyun ve tuzakları nasıl izah edebilirsiniz?.. Millet veto edilir mi?..

*Uzatmalı Cumhurbaşkanının İzmir'de olduğu bir saatte, Ankara'da veto kararı saat 16.00 da zamanla ve dakikalarla yarış edilerek veya hesaplanarak yapılan bir açıklama dikkat çekici. Bu olayı bir skandal olarak niteleyenler, sütunlarına taşıyanlar da var. Tepedeki adamın veto kararında bir cümle dikkat çeker: "Aceleye getirildi..." Millet iradesiyle iktidar olan bir hükümetin, TBMM. den çıkardığı kanun nasıl aceleye getirilmişse?... Yedi senelik uygulamalarda bu senaryoları görmek, bir keramet olmasa gerek..Bir günde Cumhuriyeti ilan eden ve sistemi değiştiren Atatürk'ün kemikleri sızlamaz mı?..Tasarısı yıllar öncesine dayanan, bir hafta boyunca ara vermeden çalışılarak çıkarılan "Cumhurbaşkanının Halk Tarafından Seçilmesi Kanunu"nu aceleye getirilmiş olarak görmek büyük bir tezat mıdır, kararı siz verin.
İstiklal Savaşı vermiş ecdadın torunları olan bu millet, bu kadar aşağılanamaz.Devr-i Sabık dönemini hortlatmak isteyenler, 28 Şubat ittifakçıları, iç ve dışta faaliyet gösteren şer güçler, et kemik misali iki güç olan ordu ile halkı karşı karşıya getirmek isteyen, şehitlerin kanlarından rengini alan bayrağımızı, kanla/irfanla/canla kazanılan ve kurulan cumhuriyeti, tarihteki yerini alan Atatürk'ü, beyaz süt içinde beyaz lekeyi kabul etmeyen aziz dinimizi, millet bütünlüğümüzü, temel değerlerimizi, tarihimizi istismar eden, kullanan, saldıran devrim yobazlarının yapmak istedikleri çok iyi biliniyor, tarih yazıyor, şüheda kabirlerinde takip ediyor.
Millete rağmen, hiçbir şey yapamazsınız...Sandıkları kaçırıp, denize atamazsınız... Millî Şef döneminde olduğu gibi,oyları yakamazsınız... Millî İrâdeyi, çöpe atamazsınız...,

*Milleti kanser yapanlar, elbet bir gün gelir cezaları çeker, tarih kabristanına gömülür..
Sandıkta hesap verecek, mutlaka Mizân'a gideceksiniz.

  Yorum gönder
 
Diğer yazılar

* ASRIMIZIN BÜYÜK HASTALIĞI ÇIPLAKLIK...
* HASTALAR RİSALESİ HASTALIKLA BARIŞMAYA VE BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLENDİRİR
* BİR DAMLA VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
* ŞİKÂYET VE KARAMSARLIK SONSUZU...
* ŞİKAYET!..
* AK PARTİ NEREYE GİDİYOR?...
* ANARŞİ VE TERÖRDEN KURTULMAMIZ “HUCURAT SURESİ” İLKELERİNDE YER ALIYOR
* ERMENİ CEMAATİ VE KÜRT BİLİNEN ERMENİLER
* İBRETLİK BİR HİKÂYE
* ERMENİ CEMAATİ VE KÜRT BİLİNEN ERMENİLER


Tüm Yazılar

 
© 2006 - 2024 İlhan YARDIMCI
Tasarım & Yazılım Sinan Eldem