|
SON KALEYİ YIKMAYIN!...
Eklenme: 01.05.2018 12:08
“Meydanı haramilere bırakmayacak, kem söz sahiplerine hadlerini bildirmekten de geri kalmayacağız” Sözü; zamanın Lideri, Reis, Baş Komutan Recep Tayyip Erdoğan’a ait. Tâbûları yıkan, perdeleri aralayan daha nice ”Ezber Bozan” söz ve çıkışlar...
Haramiler, Baronlar, Çakallar, Yalancılar, Talancılar, Dalkavuklar, AK PARTİ mayasına çamur katanların kol gezdiği, Mecliste bulunduğu, teşkilatlarda takla attığı bir zaman dilimi içindeyiz, Reisin işi zor.
Siyonistlerin, Emperyalistlerin, Kapitalistlerin, Faşistlerin, özellikle ABD/İNGİLTERE/FRANSA/ALMANYA/FETÖ hedefinde Erdoğan var.
“24 Haziran’da Erdoğan’ı devirdik devirdik, deviremedik Erdoğan’ın da Türkiye’nin de önün de kimse duramaz.” Manşetlerini Dış dünya Medyasında görüyoruz.
Bu seçim, Türkiye’nin var olma mücadelesi ile son kalenin müdafaasında en üst noktadır.
Bursa AK Parti de yanlışları, hataları sert ve dürüst bir samimiyetle dile getirip, yazıp, bağıranların içinde yer alırım. Telefon mesajları ile, yapılan etkinliklerde yaptığım satır başı konuşmalarla; Ak partinin kan kaybettiğini, siyasetin sulandığını, kirlendiği anlatanlardan biriyim. Herhangi bir menfaat ve koltuk beklemediğim için, dâvâma sadık bir insan olduğum için, burnumun doğrultusunda sivri olduğum için; dışlanmak istedik, köprüleri attık.önemli bir olay olduğu için yazmak istiyorum. MİT’de görev yapmış Rüştü maviçiçek isimli bir vatandaşın HAYATIMIN İÇİNDEN CHP. ZULMÜ isimli kitabını yayıma hazırladım. Galasını AK Parti teşkilatının yapmasını istedik, yapmadılar ve galaya gelmediler. Böyle bir vurdumduymazlık, bigane kalış ve ne derseniz deyin, olur mu?...Davul hâla kimlerin elinde?... Bu halde seçime gidiyoruz.
“Haziran Takvimi rastgele alınmış bir karar değil.
Karşımızda “Birleşik Haziran” kılıfına büründürülen bir yapının son hazırlık evresinin tespiti ve Fetönün bu yapıyla entegre hareket edeceğinin işaretleri var.
Liyakatte esas partili olmak değil, Ümmete liderlik edecek kadroların tayini olacak.
MKYK ve MYK’da büyük bir revizyon yolda…
Millete hizmet etmek için değil, menfaatleri için Milletvekili olmak isteyenler...”
Gibi yazanlar, söyleyenler, haksız değildir. 2019 yılında seçimin yapılacağını söyleyen başların, aniden çark etmeleri, basit ve küçük bir olay değildir. Türkiyeyi bir canavar gibi sarmak isteyen iç ve dış düşmanlar rahat durmuyor, hâla bir darbe yapmak hevesinde (!) ve gayretindedir. (!)
İnsanların hesabı yanında, büyük hesap ve karar elbetteki yüce Yaradanındır. O en iyisini bilir ve uygular. Yeter ki akıl sahibi kimseler, akıllarını O’nun yolunda kullansın.
Tarihin en önemli seçimlerinden birini daha yaşayacağız. Sapla/Samanın birbirine karıştığı, değerlerin alt/üst olduğu, siyasetin politika haline geldiği, menfaatin ön safta tutulduğu bir zaman diliminde...
Genç bir kalemin dediği:
“Geçmişte siyasetin bir köşesinden tutmuş olup bugün kendini bir halt zannedenlere…
İncir çekirdeğini dolduramayan değeri ve insani ilişkileri olmayanlara, ahlak fukarası; Tilki, çakal ve sırtlanlara…
Mezun olduğu okulu referans gösterip, okulun değerlerinden tek erdem taşıyamamış, o değerli zümrenin yüzkarası istismarcı dallamalara…
Şimdi temizlik zamanı!
Önce yüreğimiz, sonra çevrenizden başlayalım temizliğe…” ifadeleri, duru bir su gibi akar ve yatağını bulursa, seçilenler Milletin vekili olur, yoksa hamamların tası ve tellakı değişmez...
Gönül bir saray, köşk, ayni zamanda dert ortağı bir mekândır. Mevlanın sığdığı tek Makam. Gönülden kopan damlalarla, içimizi dışarıya vurmak istersek, yazımı bir şiirimle bitireyim.
GÖNÜLDEN DAMLALAR (38)
“Sütçü İmam” ağlıyor, kemikleri sızlıyor,
Mezarda kin bağlıyor, gönülleri dağlıyor,
Gerçek; coşup,çağlıyor, uyanmayı sağlıyor,
Hak için bağırıyor, tabanları yağlıyor.
SOYUNAN/DÜŞEN KADIN, İFFETİNİ KAYBETTİ,
HALİNE SİZ DE BAKIN, MEZATÇILAR AYBETTİ.
Avret insanda edep, kadına “Avrat” derler,
Ahlak yeterli sebep, daim onu isterler,
Şer için ahlak hedef, ahlaksızı beslerler,
Altın yanında sedef, antikayı süslerler.
İLİM TAHSİL ETMİŞLER, EDEP/İLM AĞIR BASMIŞ,
HAK YOLUNDA GİTMİŞLER, YERİNDE KALAN TAŞMIŞ.
Pervâsızca y soyunmuş, adına “Moda” demiş,
Şeytan yola koyulmuş, bâtıla gönül vermiş,
Haberi yok, savrulmuş, önüne diken sermiş,
Olmuş çifte kavrulmuş, işte “Ayvayı Yemiş”.
ETİ/BUDU/SESİNİ, HARAMA LOKMA ETMİŞ,
SORSAN MAYA NESİNİ, DAHA DÜNYADA BİTMİŞ.
Televizyon ekrânı, Zinanın penceresi,
Meydanların dört yanı, Altı Ok hançeresi,
Edep ile Erkânı, kaynayan tenceresi,
Önce kendini tanı, Sen kimin, neyin nesi?
EKRÂNLARDAN KİR AKAR, NESİL ŞİMDİ NE HALDE,
UYUTUR, HEM DE YAKAR, AĞLAR BABA/VALİDE.
Bir evde avrat kişi, Sâliha olur ise,
Ağzında sağlam dişi, eksik olmayan kimse,
Yaşlı tutamaz çişi, yaşı en ağır nesne,
Tavada yağlı bişi, iştahla yenen neyse,
SIRTI GELMEZ ERKEĞİN, YERE DÜŞMEZ ÂSÂSI,
HALİ BELLİ KÖPEĞİN, ELDE GEZER TASMASI.
Kimse beğenmez hâli, Sabır/Şükür yok oldu,
Nere gider Ahâli, bahçede güller soldu,
Belli Dünya ahvâli, sokaklar çıplak doldu,
İktidar tayin Vali, sürgün oldu kurtuldu.
KANADI KIRIK KUŞLAR, ZÂLİMİN KAFESİNDE,
YARALANDI AĞȖŞLAR, ADALET KEFESİNDE.
Derdi olmayan mümin, Dert sahibi olmalı,
Yardımcıdır Ol Mûin; aramalı, bulmalı,
Altımızda var mayın, hep zararsız kalmalı,,
Belâyı edin tayin, zalim onu almalı.
SEFÂHAT ASRINDAYIZ, ÇÖPTE EKMEK BULURSUN,
RAHATLIK KASRINDAYIZ, BARON BİR BEY OLURSUN.
KEMÂLİ ve YARDIMCI, koca ömür tüketti,
Kalemi oldu Hancı, yolcular beklemekti,
Gördü nice yabancı, onlara dostluk ekti,
Olmadı hiç yalancı, dâvayı söylemekti.
KİMSE KALMAZ DÜNYADA, FÂNİ DERLER ADINA,
MAZİYİ GETİR YÂDA, ANLAT SEN AHFADINA.
|
