:: YAZI

Eklenme: 16.04.2018 10:56 


Asrın teknolojisi hayra kullanıldığı taktirde, büyük faydalar sağlar, yara açmaz, felakete sürüklemez. Bıçağın elma soyduğu, bir şey kestiği gerçeğinde, canlara kıyabilme özelliği olduğu gibi..
Her gün bilgisayarıma, telefonuma yüzlerce mesaj gelir. Facebook ve WhatsApp ayrı bir saha...
Birbirinden güzel mesajlar, yazılar, kültür değerlerimizden ve fıtrat varlığımızdan aktarmalar, ayet, Hadis, Güzel söz, Ehl-i Dilden inci taneleri yanında, zehir dolu kupalarda sunulur, vardır.
Teknolojiyi iyi kullanmak, hayırda yarışmak ve tebliğde hakkı savunmak en güzel yol.
Üzüntü hakkında başlıklı bir mesaj geldi, aynen şöyle:
ÜZÜNTÜ; Kuran-ı Kerim'de sadece nehiy olarak gelmiştir, Allah-u Teala’nın şu sözündeki gibi:
"Gevşemeyin ve üzülmeyin”
Veya olumsuz gelmiştir:
"Onlar için korku yoktur onlar üzülmezler de”
Bunun sırrı şudur:
‘ÜZÜNTÜ’; şeytanın en sevdiği şeydir;
Adem oğlunun yolunu yarım bırakması ve devam ettiği şeyi durdurması için üzülmesini ister...
Nebi Sallallahü Aleyhi ve Sellem, üzüntüden Allah'a sığınmıştır:
"Allah’ım üzüntü ve endişeden SANA sığınırım"
Bunun için İbnü'l Kayyum şöyle der:
“-Hüzün; kalbi zayıflatır, azmi kırar, iradeye zarar verir.”
“Şeytana mü'minin üzülmesinden daha sevimli bir şey yoktur.”
Bundan dolayı;
“-Sevinin, müjdeleyin, olumlu olun, Allah'a hüsn-ü zan besleyin, Allah’tan gelene güvenin ve sadece O'na tevekkül edin;
İşte o zaman, her durumda mutluluk ve rıza bulacaksınız.”
TAVSİYEM ŞUDUR Kİ:
Sevincinizi üzüntü ile ifsat edip, bozmayın,
Aklınızı karamsarlıkla ifsat edip, bozmayın,
Başarınızı gururla ifsat edip, bozmayın,
Başkalarının başarısını, onların başarısını çürüterek ifsat etmeyin, bozmayın,
Bu gününüzü, dününüze bakarak (geçmişe takılarak) ifsat etmeyin! bozmayın,
Şu anki halinizi bir düşünürseniz Allah’ın siz (daha) ondan istemeseniz bile birçok şey verdiğini göreceksiniz; ve güvenin O’na, muhakkak ki Allah sizin istediğiniz bir şeyi ancak ondan daha hayırlısını vermek için sizden engellemiştir (sizden almıştır, size vermemiştir.)
Belki de siz uyurken semanın kapıları sizin adınıza defalarca çalınıyordur;
-Yardım ettiğiniz bir fakir tarafından, veya
-Sevindirdiğiniz üzgün bir kişi tarafından, veya
-Sıkıntısı olup da rahatlattığınız bir kişi tarafından, semanın kapısı çalınıyordur;
Hayır işlerini kesinlikle küçümsemeyin!
Bir Allah dostu şöyle der:
-Ben Allah'dan bir şey istiyorum, eğer onu bana verirse bir kere, vermezse on kere seviniyorum;
Çünkü ilki benim tercihim, ikincisi ise Allah-u Teala’nın tercihidir.
İbnü's Sadi Rayallahü Anh şöyle der:
“Hayat kısadır onu ENDİŞE, KEDER ve ÜZÜNTÜ ile kısaltmayın. Hepimiz yolcuyuz. Hiçbir dert, dünyaya gelirken beraberimizde gelmedi. Bizimle beraber de gitmeyecek.”
Bu güzel mesajı sizlerle köşemde paylaştım ve ilave olarak gönülden damlaları şöyle damlatıyorum. Nasibi ve payı olan alsın.
GÖNÜLDEN DAMLALAR (33)
Derd-i Gamdan çekerem, gönlümü deldi geçti,
Kederimden biçârem, hızar oldu da biçti,
Aşk iksȋri içerem, sevdâ/Aşk beni seçti,
Vakit gelir göçerem, Kadere ölüm ekti.
KOLAY DEĞİL YAŞAMAK, DÜNYA TADI BAL TADI,
ZOR OLANI BAŞARMAK, DÜNYA BENİ ALDADI.

Bir Lokman Hekim gelmiş, Çukurova’yı gezmiş,
Her derde ilaç vermiş, havanda merhem ezmiş,
Dȋvânda Sofu/Derviş, gaipten haber vermiş,
Peygamber, hem de Ermiş, gün gelmiş Nas’dan bezmiş.
OTLARLA KONUŞURMUŞ, ÖLME ÇARE ARAMIŞ,
BİLMEDİK DANIŞIRMIŞ, HAKİKATİ ARAMIŞ.

Peygamberler, Velȋler, Evliyalar/Erenler,
Akıllılar/Deliler, alanlar, hep verenler,
Deryalarda gemiler, imdat düdük sirenler,
Nefsi için esirler, kabirlere girenler.
DEVRÂN/SEYRÂN İÇİNDE, ÖMÜRDEN YILLAR GEÇMİŞ,
HİKMET-İ SIR BİÇİMDE, İNSAN HAYATI SEÇMİŞ.

Gelmişiz bu zamana, Tarihler daim yazar,
Bakmayın siz aman!’a, var olan daim azar,
Kulak verin Fermâna, ibretle edin nazar,
Şifâ olan dermâna, inanmayanlar kızar.
“KAOS ASRI” DİYORLAR, HÜSRÂNDADIR İNSANLIK,
HELÂL/HARAM YİYORLAR, ZİRVEDEDİR İSYANLIK.

Hakkın yolunda giden, İslâm’ı yaşayanlar,
Sabırla şükür eden, zorları başaranlar,
Binlerce soru neden, bâtıl yolda koşanlar,
Âcizdir insan beden, zevceyi boşayanlar.
MANZARALAR KARANLIK, RESMİ GÖR AYNALARDA,
İMANDAN ÇIKMAKÂRLIK, BEKLENEN GAYYALARDA.

Gönül Çulla, Pul ister, isteyin sonu gelmez,
İsteği daha besler, isteyen bunu bilmez,
Bitmez ki hiç hevesler, listeleri hiç silmez,
Kafadan gelir sesler, zerre kadar irkilmez.
KANAAT HAKİM AZDA, VAR OLANI DAĞITMAK,
DUALARLA NİYAZDA, HİÇ DURMADAN BAĞIRMAK.

KEMÂLİ yine yazdı, gönülden damlaları,
Hakka giden niyazdı, o bilir gayyaları,
Kalem ile ikazdı, damlalar, deryâları,
Nefsine mezar kazdı, topladı meyvaları.
HAKKIN DEDİĞİ OLUR, HESAP BÜYÜK KAPIDAN,
ARAYAN O’NU BULUR, TEVHİTLE TEK YAPIDAN.

  Yorum gönder
 
Diğer yazılar

* ASRIMIZIN BÜYÜK HASTALIĞI ÇIPLAKLIK...
* HASTALAR RİSALESİ HASTALIKLA BARIŞMAYA VE BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ GÜÇLENDİRİR
* BİR DAMLA VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
* ŞİKÂYET VE KARAMSARLIK SONSUZU...
* ŞİKAYET!..
* AK PARTİ NEREYE GİDİYOR?...
* ANARŞİ VE TERÖRDEN KURTULMAMIZ “HUCURAT SURESİ” İLKELERİNDE YER ALIYOR
* ERMENİ CEMAATİ VE KÜRT BİLİNEN ERMENİLER
* İBRETLİK BİR HİKÂYE
* ERMENİ CEMAATİ VE KÜRT BİLİNEN ERMENİLER


Tüm Yazılar

 
© 2006 - 2024 İlhan YARDIMCI
Tasarım & Yazılım Sinan Eldem