YENİ BİR OYUN, YENİ BİR KALAY TUTARSA...
Eklenme: 09.04.2018 10:37
Çeşitli kaynak vea bilgilerde: Faruk Çelik 17 Ocak 1956’da Artvin’de doğdu. Bursa Uludağ Üniversitesi'ni bitirdi. Ardından Yıldız Üniversitesine bağlı Kocaeli İşletme Enstitüsü'nde iki yıl işletme eğitimi gördü. Lise öğretmenliği, Serbest tüccarlık, Bursa Marmara gazetesinin sahipliği ve köşe yazarlığını yaptı. Evli ve 4 çocuk babasıdır.
Çelik, Adalet ve Kalkınma Partisi Kurucular Kurulu Üyeliği, 60. Hükümet'te Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yaptı.
1 Mayıs 2009'da yapılan kabine değişikliğinde, Devlet Bakanlığı'na atandı. XXI, XXII.ve XXIII. Dönem Bursa, XXIV. Dönem Şanlıurfa Milletvekili ve 61. hükümetin Çalışma ve sosyal güvenlik bakanı olarak kabinede yer aldı.
1969 yılında Bursa halk Eğitim Müdürlüğüne tayinim çıktığı zamandan beri FarukÇelikle görüşürüz.
Modi Düğün salonunda, mangaldaki közleri maşa ile karştırarak, yudumladığımız çayları, Siyasi çalışmaları, Yıldırım Belediye Başkanlığına birlikte aday adayı olduğumuz yılları, Genel Müdürlüğünü yaptığım Bursa Marmara gazetesinde, Altan karapaşaoğlu ile birlikte bulundukları yönetimde, aramızdaki tatsızlıkları, sonraki yıllarda sıra kavgalarını, listelerden çıkarılmam gayretlerini ve Faruk Çelik’in çıktığı merdiven basamaklarını, Akit Gazetesi köşe yazarlığım sırasında, hakkında yazdığım makalelerle ilgili telefon görüşmelerini çok yakinen bilirim.Ben kabineye ve nasip olan siyasi makamlara gelemedim ama, Faruk Çelik önemli Bakanlıklara kadar tırmandı ve hoş olmayacak şekilde ayrıldı.Bir komiser tarafından neden ayağından kurşunlandı, Urfa’ya sürgün olarak neden gittiği ve geri döndüğünü, bir zamanlar Arçelik Bayiliği yapan kardeşi ve sülalesi ile birikte holding olarak, BioPort gibi binalara sahip oldukları, kardeşinin Çamlıca inşaatlarında bir daireyi bilmem kaç milyon liraya sattığı ve tabiri caizse köşeyi döndüğü nü de çok iyi bilirim.
Gerçekte benim bildiklerimi Bursalıda çok iyi bilir ve çelik hakkında kararını verir.
Bugün bazı menfaat patronu gazete ve köşe yazarlarının Çelik hakkındaki manşetleri, yalaka ve yaltakçı yazıları boy gösteriyor ama, aslı/astarı böyle değil...
Zina penceresi her zaman açık, dümen suyunda menfaat uğruna her kesime yer veren, göz kırpan,birkaç gazete manşetinde Faruk Çelik, zaman zaman gündeme getirilir. “Görevden kaçmayız!” manşeti; yeni bir oyun veya tuzak olabilir. “İstemiyorum ama, koy cebime...” misali, güya Faruk Çelik Bursa Büyükşehir Belediye Başkanlığına hazırlanıyor...
Menfaat tacirlerinin, patronların, baronların, özel çetelerin işine gelir böyle bir kimsenin başkan olması. Kapalı kapılar arkasında kim bilir daha nasıl planlar, projeler hazırlanır da bizim haberimiz olmaz.Yapılan özel toplantılar, taraflı medya ve yazarlarına verilen yemek ziyafetleri, boy boy resim ve yazılar gırla gidiyor.
“İftira atanlar hesap verecek” başlığı ile aba altından sopa gösteren Çelik:
“Bugüne kadar tüm iftira ve karalamalara sustum. Bundan sonra iftira atan ve karalama yapanlarla uğraşacağım. Birisi Yenişehir’de çiftliğim olduğunu söylüyorlarsa adam gibi çıkıp söyleyecek, söylemezse ben bu alçaklıkla uğraşacağım. Benim bir yerde rantım, ihale, imarla ilgili bir şeyim varsa çıkıp yerini adresini verecek. Vermezse ben onunla sonuna kadar uğraşacağım böyle bir şey yok” Bursa’da olmadığı 6,5 yıllık dönemde iftiralara ve karalamalara maruz kaldığını belirten Çelik, bunlarla ilgili bugüne kadar konuşmadığını belirterek, “Babayiğit olan karşıma çıksın konuşsun” Bursa’da ne olsa Faruk Çelik tartışılıyor. Ucuz ve basit siyasetçiler yapıyor ya da yaptırıyor. Kimi zengin etmişim? Hangi rant işini yapmışım? Buyurun anlatın. Ben Bursa sokaklarındayım.
Babayiğit olan karşıma çıksın. Faruk Çelik demek rant kapısı kapandı demek. Rant kapıları kapananlar iftiraya başvurdular. Şimdi iftira ve karalama yapanların teşhir olma zamanı geldi. Bundan sonra teşhir edilecek. Bu çevreler artık rahat edemeyecek. Oysa birbirimizin yüzüne bakacağız. Bundan sonra her gün burada olacağız. Ona göre hareket etmek lazım”
Faruk Çelik, “Yükü taşıyacak birileri olsun. Takım olarak hazır olan ve bu yükün altına girebilecek bir ekip varsa desteklememiz lazım. Yol haritası hazırlanmalı. Bunun başka yolu yok. Genel Merkez bize görev verirse taşın altına elimizi koymaktan çekinmeyiz ama bunun için bir gayret içinde de olmayız. Ben istiyorum ki Bursa yeni döneme hazırlıklı olsun. Mart ayındayız. Bir yıl sonra seçim olacak. Zaman geçer, Bursa çırak çıkar. Bursa’nın sözünü taahhüdünü gerçekleştirecek kadrolara ihtiyacı var.” dedi.Gelecekte kendisinden makam bekleyen bazı yazarlarımız ise bu ifadeleri şişire şişire, pişire pişire köşelerine taşıdılar.
Sert ve dürüst bir samimiyeti, riya perdesi altında saklanan yapmacık nezaket ve dalkavukluktan üstün tutan kelam ve kalemimle şunu haykırmak isterim.
Yılların getirdiği ve götürdüğü çeşitli şâibeler, hatalar, eksikler, yanlışlar yüzünden Faruk Çelik’in Bursa Büyükşehir Belediye Başkan adayı gösterilmesi, izahı mümkün olmayan bir hata, hatta ihanet olur.
Tek adam ve Ak Parti mayasını taşıyan Reis’in böyle bir hataya düşeceğini sanmam, olmaz. Böyle bir kimsenin aday gösterilmesi demek, Ak Partinin seçimi kaybetmesi demektir. Bu vebali kimse üzerine almaz. İnancım tamdır, bu kalay tutmaz, bu oyunu kimseler yutmaz.
Gelecek için birçok hesapları olan menfaat baronlarının, şakşakçıların, çakmakların sakızları bir yere düşer, siz bilirsiniz.
Görelim Mevlâm neyler, neyler ise güzel eyler.
İki GÜL DİKENİ şiirimi; Faruk Çelik kardeşimizle, anlayanlara armağan etmek istiyorum:
SULANDI
Siyaset sulandı, hem de kirlendi,
Duru su bulandı, sebze pirlendi,
Utanmaz utandı, hem kibirlendi,
Belkide yalandı, kim sinirlendi?
SİYÂSET BU DEĞİL, İDARE İNSAN,
HAKKA VER SEN MEYİL, ETMEYİN İSYAN.
..................................
DÂVÂNIN SAHİBİ
Dâvânın sahibi, bir gün çıkacak,
Adalet kâtibi, âdil bakacak,
Söylüyor Hâbibi, şerri yıkacak.
Papazla, Rahibi, Müslim yapacak.
DİRİLİŞ VAR İSE, BİR REİS GELİR,
BİLEMEZ HİÇ KİMSE, ÂHENK YÜKSELİR.
|