BİR MESAJ BİR GERÇEK...
Eklenme: 02.06.2016 11:19
GÜL DİKENİ
BAK HELE...
“Hayra Motor, Şerre Fren”
Vicdan terâzide bir sır.
Bize vardır mutlak görev,
Önce nefsin tuzağı kır,
Aradan dümeni kaldır.
ALDATMA SEN, ALDANIRSIN,
YALANLARLA KANDIIRSIN.
KEMÂLİ
BİR MESAJ BİR GERÇEK...
Başlığa ıltında Bursa’nın Vicdanı “Hayra Motor, Şerre Fren” sloganını koyarak yayın yapan, yazarları ve haberleri arasında zikzaklar çizen, her kesimi memnun etmek isteyen bir ticari zihniyete sahip, bir zamanlar yazı yazdığım ve ortağı bulunduğum YENİ MARMARA gazetesi nereye geldi, nasıl geldi bilinir.
Bu gazetenin dibe vurmasında zerre kadar olsa bile önemli bir yer tutan bir yazara: “DENGESİZ ,CÜCE BEYİNLİ VE AKL-I EVVEL ADAM” başlıklı bir mesaj çekmiştim. Aynı mesajı gazetede Danışman sıfatıyla bulunan bir dosta da göndermiştim. Gazetenin yönetim kurulu başkanına da zaman zaman telefonda ikazlarda ve tavsiyelerde bulunmuştum. Sadece bir kişi olarak vazifemi yaptığımı, yarın Allah huzurunda hesap verirken, anlım ak olarak duracağıma inanıyorum.
Mesaj aynen şöyle idi:
“Bursa’da kovulmadığın gazete kalmadığını herkes biliyor, uçan kuşlar, kanadı yoluk tavuklar bile... Bu gazeteden de ne zaman kovulacağın da belli...
Eğitimci ve Yazar sıfatımızda eloğlu ne yumurtlamış, neler kusmuş diye medyayı şöyle bir gezeriz. Okuruz, bakarız, not ederiz, düşünürüz...
Bursa’nın Vicdanı olduğunu iddia aderek yola çıkan ve vicdanları karartan yazarları sinesine alan efelerin efesi sayesinde kapak attığın gazetede neler yazdığın, saçmaladığın, zaman zaman itikat ve imana zarar verer zırvalar yumurtladığın meydanda.
Alnı secde etmeyen bir kişinin itikadi konularda ahkâm kesmesi, fetva (!) vermeye kalkışması sadece cehalet değil, Ehl-i Dalalettir. Hesabı Mizan’a kadar gider.Zerreden Şemse kadar Hak ile Bâtıl Allah indinde bilinir, hesabı sorulur.
65 yıllık KELÂM VE KALEM SAHİBİ bir kişi olarak sana acizâne şunu söylemek isterim. Tövbe et, içindeki zehirleri boşalt ve alnını secdeye koy, Allah seni belki affeder. Bu dünya kimseye baki değil, kalmaz, elbet bir gün O’na gideceğiz.
Şeytanın uşakları çok, sana ihtiyacı yok, kendini bir adam sanma emi gardaş..” İLHAN YARDIMCI (KEMÂLİ) 22 NİSAN 2016/CUMA
Bilirsiniz BURSA MARMARA 17 yıl yayınlandıktan sonra, bazı oyun ve tuzaklarla, menfaat baronları tarafından birilerine peşkeş çekilmiş, satılmış, ortaklarına bir kurşun kalem verilmeden ANONİM ŞİRKETİ kapatılmıştı. Benim genel müdürlüğüm sonunda,gazetenin son patronları Faruk Çelik ile Altan Karapaşaoğluydu. Bursa’da bir âbide, kale, hakkın yanında, bâtılın karşısında mücadelye veren, direnen, gayret gösteren değerler vardı, çoğu topraks oldular. Gazetenin kapanmasından sonra çeşitli isimlerde MARMARA gazetesi yayınlandı, kısa ömürlü oldu. En uzun ömürlü olan ve resmi ilana geçen YENİ MARMARA gazetesi bugünkü haline geldi.
Bursa Osmanlının Dibâcesi, ulu çınarda en büyük kök ve dallardan biridir.
Tevhit ve Vahdete bağlı medeniyet burada tohumlanmış, kök salmış, cihana buradan yayılmıştır.
Ama bugün gel gör ki, Masonların üslerinden biri haline getirilmek istenilmektedir.
6 Cihangir padişahın, 70 bin velinin medfun bulunduğu, 200 bin Vakıf eserinin yağmalandığı,talan edildiği Bursa’nın altı üstünden canlıdır.
Şüheda mübarek mirasa sahip çıkacak, emânetleri koruyacaktır. Bunda şüphemiz yoktur, ancak Mukaddes Emânetlerin bırakıldığı bize ne oluyor, biz ne yapıyoruz?
Yazımı anlayanlar için yine bir şiirimle bitireyim:
KANDIRMA...
Önce kendin kandırma, pişman olur ağlarsın,
Burnundan kıl aldırma, tövbe eder ağlarsın,
Lafları dolandırma, özde varsa çağlarsın,
Dik dur, sakın yan durma, gönülleri dağlarsın.
“KANDIRIKÇI” DİYORLAR, YAYILAN SÖZ DOĞRU MU?
GIYBET Mİ EDİYORLAR, YOKSA BUNLAR OLDU MU?
Aynaya bak resmin gör, ayna yalan söylemez,
Olmasın gözlerin kör, ȇller iplik düğlemez,
Kantar darası nankör, demesinler beynamaz,
Belki de nefsin bonkör, cambaz ipte oynamaz.
DÖN DE GERİYE BİR BAK, ZAMAN GELMİŞ TE GEÇMİŞ,
ELBETTE ALINIR HAK, KİM KİME KEFEN BİÇMİŞ?
Doğdun, büyüdün, öldün, mirasın kime kaldı?
Hem ağladın, hem güldün, yerini kimler aldı?
Bel ki öten bülbüldün, sesini kimler çaldı?
Gençlik çağı sümbüldün, gaflete kimler daldı?
KADER BİR DİSKET YAZMIŞ, HARFİYYEN UYGULANIR,
İNSANLIK NEDEN AZMIŞ, ÂŞIKLAR DUYGULANIR.
Akıl yaşta değilmiş, nice başlar ayakta,
Secdeye baş eğilmiş, zalim olan batakta,
Kuru sevdâ değilmiş, Kalb-i Selim çatakta,
Dağlar yıkan çeğilmiş, cahil şimdi atakta.
HAKLA BÂTIL YANYANA, HARAM/HELÂL KARDEŞ, EŞ,
BOŞA ETME TANTANA, VAHDET/İ HAKTA BİRLEŞ.
Söyler, yazar KEMÂLİ, şiirler binler aştı,
Okursa tüm ahali, bilinmez sayı kaçtı,
Sorar isen ahvali, Kâinat’ı dolaştı,
Gerçeği bilir Vali, Kir/Pas kime bulaştı?
KEMÂLİLER OLDUKÇA, YAZILDI, YAZILACAK,
HAK YERİNİ BULDUKÇA, ESERLER KAZILACAK.
|