PAPAYI İSTEMİYORUZ!.. GOHOM!...
Eklenme: 25.11.2006 06:13
Asrın belâ odaklarının başında gelen ve dünyayı yöneten din devleti Vatikan'ın başı Papa16. Benediktus'un Türkiye'ye gelmesini istemiyoruz, halkın yüzde doksan dokuzu istemiyor.
GOHOM!..GOHOM!..GOHOM!.. (DEFOL GİT, DEFOL!.)
Dünya tarihinde çok az sayıda dinsizin bile ağzına alamadığı iki cihanın güneşi, Müslümanların peygamberi, nebilerin nebisi, şefaat makamı, kurtarıcı Hazreti Muhammed'e (sav.) hakaret eden, zaman zaman küstahlaşan, pimi çekilmiş serseri mayın gibi saldıran papanın T.C. Devletinin resmi davetlisi olarak gelmesi büyük bir talihsizlik, hata ve hıyanettir, ziyaretini istemiyoruz!
Ortadoğu'da oluk oluk Müslüman kanı akarken, istila güçleri mazlumları vatanlarından atarken, küresel eşkıyanın Türkiye üzerindeki emellerine hizmet için ülkemize gelecek nazi uşağı, aile içi tacizlere karışan binlerce papazı affeden, homoseksüel bozuntusu papayı istemiyoruz!..
Ömrü hayatında İstanbul demeyip, Konstantinopolis diyen Bartholomeos'e eküm eniklik vermek, sekiz asırdan beri devam eden iki Hıristiyan mezhebinin küslük dönemini sona erdirmek, Protestan ile Ortodoksları birleştirmek, "Gizli Dünya Devleti" temellerini kuvvetlendirmek için Türkiye'ye gelecek olan papayı istemiyoruz!..
Ayasofya camidir, sahibi biziz. Zincirlere vurulan, minber ve şerefelerinin mahzun olduğu, ezana hasret Ayasofya'da ayin yapma sevdasında, Ortodoks kilisesinde yapılacak ayini yönetecek olan papayı istemiyoruz!..
Haçlı Seferlerinin en büyüğü olabilecek bu ziyareti istemiyoruz!..Katoliklerin Kudüs'ü işgalinde, yetmiş bin ahali vahşi şekilde öldürülmüş, haçlı seferlerinde öldürülen insanların sayısı belli değildir. Müslümanların çocuklarını pişirip yediklerini kendi eserleri yazmaktadır. Engizisyon mahkemelerinde yapılan sorgulama sonucunda diri diri yakılanların sayısı az değildir. Bir şiddet dini olan Katoliklerin tarihte işledikleri cinayet, katliam ve işkenceleri kendi eserleri kaydetmektedir. Kuzey ve Güney Amerika kıtasının yerli halkını amansızca, vahşice, merhametsizce öldürmüşler, tarihin en büyük katliamını yapmışlardır. Endülüs'ün yıkılışında, şehirde bulunan kıymetli yazma kitapları meydanlara yığıp yakanların medeniyet havarileri olarak boy göstermeleri, ülkeleri ziyaret etmeleri ne kadar gülünç, tezat ve akla aykırıdır. Fesat kumkuması zihniyetin temsilcisi, ihanet programlarının davetçisi ve uygulayıcısı papayı; şüheda kanları ile sulanmış, İstiklal Savaşı vermiş, tarihe destanlar yazmış topraklarımıza ayak basmasını istemiyoruz!..
Hıristiyanlık açısından Türkiye'nin önemli bir yeri vardır. Hıristiyanlık Filistin'de Yahudiler arasında ortaya çıkmış, bugünkü yapılanması Anadolu'da gerçekleşmiştir. Mesih kelimesinin Yunanca karşılığı olan Hıristos'a nispetle buradaki İsacılara Hıristiyan adı verilmiş, bu isim buradan dünyaya yayılmıştır. Hıristiyanlığın asıl mimarı olarak kabul edilen Saint Paul, Aziz Pavlus; Anadolu'ya ve buradan Avrupa'ya üç misyon seferi düzenlemiştir. Bu olay; Antakya'dan başlamış, Efes'e kadar uzanmış, İncil yazarı olarak kabul edilen Yuhanna, 100'lü yıllardan önce Efes'e gelip yerleşmiş, Hıristiyan inancına göre İncil'i burada yazmıştır. Rivayete göre, Meryem'in de buraya gelip yerleştiği, hayatının geri kalan bölümünü burada tamamladığı, mezarının burada olduğuna inanan Hıristiyanların bugün Efes'e akını tesadüfi ve basit bir olay değildir. Yuhanna'nın vahyi kısmında adı geçen yedi kilisenin tümü Anadolu'da, Ege Bölgesindedir. Manisa, İzmir, Denizli'de bulunan antik Hıristiyan cemaatleri, yeni kiliseleridir. Burada kilise bina değil, cemaat anlamına gelir.
Anadolu İslam medeniyetlerinin de beşiği olarak bilinir. Hıristiyan adı, ilk defa Anadolu'da kullanılmıştır. Bu kelime Mesihçi manasına gelir. Yunanca Hristos yanlısı demektir. Hz İsa bir Yahudi Peygamberidir, sağlığında Yahudiler dışında hiç kimseyi bu dine davet etmemiştir. Badece İsrail oğullarını muhatap almıştır. Üç yıl kadar tebliğini sürdüren Hazreti İsa'nın çarmıh hadisesi gerçekleşiyor. Hıristiyan inancına göre, öldükten üç gün sonra tekrar diriliyor ve tebliğ çizgisini terk ederek, bütün insanlara kendi mesajını yaymalarını emrediyor. Hatta kendi isteğiyle gelen Yahudi kökenli olmayanları içlerine almakta bile tereddütler gösteriyorlar. Hıristiyan toplumu, İsa'nın dirilişinden sonraki bu mesajı anlamamış gibi davranıyorlar. Daha sonraları bölünmeler başlıyor, farklı mezheplerin menfaat kavgaları bugünlere kadar geliyor. (Detaylı bilgi için bakınız: Milli Gazete, 25 Kasım 2006/Cumartesi, ikinci sayfa )
"Dinler arası diyalog, medeniyetler buluşması, hoşgörü" dolmaları ve yaldızlı lafları ile aziz milletimizi uyutmak isteyen, kafaları bulandırarak, beyinleri yıkayan ve menfaat odakları tarafından beslenen ideal ve ideolojiler, bizleri temel değerlerden uzaklaştırmamalı, oyun ve tuzaklar etkili olmamalıdır. Kendini Hak'la meşgul etmeyenlerin, bâtıl tarafından istilası mukadderdir, bu temel ölçü unutulmamalıdır. Günümüz Hak ile batılın mücadelesi ve kavgasıdır. Haçlı seferleri Kıyamete kadar devam edecektir.
Papanın Türkiye'ye gelmesini istemeyen aziz milletimiz haklıdır, istekler Mizana gidecektir.
|