GÖNÜLDEN DAMLALAR (163)
Eklenme: 27.07.2019 15:17
HIZIR
“Kul” sıkıştığı zaman, hemen Hızır gelirmiş.
Olursa Feryâtla/Aman; Mevlâ sâbır verirmiş.
Lâzım olunca Dermân, Dağda Kar/Buz erirmiş.
Hak’tan gelirse Fermân, İman /Aşk yükselirmiş.
HIZIR GELİR/GELMEZ, İNANAN ANLAR, BİLİR.
MEVLÂ İZİN VERMEZ, SEBEP OLUR, DİKİLİR.
GELİRSE...
Rahmet hak’tan gelirse, Deryâda su yükselir.
Mevlâ izin verirse, ihsanda ruh yücelir.
Yağan karlar erirse, Koca dağlar cücelir.
Müminler el verirse, Zafer uzaktan gelir.
RAHMET RÂHİM SIFATI, RAHMAN SIFATI DA VAR,
MÜMİN GEÇER SIRATI, CENNETLER OLUR DİYAR.
AHLAK DÜŞTÜ ÇUKURA
Kadın Erkekten açık, sokaklar plaj gibi.
Anlarsa Yobaz/Kaçık, Âhlâkta Boran/Tipi.
Haramla dolu kaşık, Çevrede dolu Hippi.
Kim kime, neye âşık, herkes bir kurnaz tilki.
İZÂHI YAPAN GELSİN, AHLÂK DÜŞTÜ ÇUKURA.
CEVÂBI VARSA VERSİN, ZİNA/ŞÖHRET UÇKURA.
İRKİLDİM
Balkondan bakıyordum, Bir Okulun Bahçesi.
İrkildim, hem titredim; sarılıp,öpüşene.
Maziye akıyordum, nerde Ahlâk Lehçesi?
Telefonla istedim, dedi bana, “Bana ne.”
DAHASI VAR DEDİLER, UYUŞTURUCU/ALKOL,
İP UÇLARI VERDİLER, BU NASIL GİDİŞAT, YOL?
OSMANLI ATLARI
(Bursa ilçelerinden birinde yapılan festivâl üzerine)
Osmanlı Atlarının, kişnediği yerlerde,
Şimdi kimler geziyor, Konserler Kanser gibi.
Yiğit Avratlarının, “Peçede yüz” derlerde,
Ruh Kökünü eziyor, san ki bin Boran/Tipi.
BİR FESTİVÂL İZLEDİK, ÇIPLAKLAR KAMPI GİBİ,
EDEP/HÂYA GİZLEDİK, OLDUK OK ATAN KİRPİ.
KARANLIK
Lamba söndü, karanlık; Işığı göremezsin.
Belâ gelse bir anlık, sebebi bilemezsin.
Yaparsan Tân ile Zânlık, Gönüle giremezsin.
Hakiki Kahramanlık, Şan/Şöhret istemezsin.
IŞIK KARANLIK İÇİN, IŞIK OL, KARANLIK DEL,
SEBEBİ SORMA NİÇİN, KARANLIK YANINA GEL.
HOCAM DERDİ..
Sırtımı okşar, hocam derdi; Benden sonra Meydan sizin.
Dâvaya hayatın verdi, bu yolda vermezler izin.
Sırtında kamburdu dểrdi, nasır bağlasın gör dizin,
Ektiği tohum güverdi, şiirlerde nerde vezin?
ŞİİRLERİ BOZMAK İÇİN, “SERBEST VEZİN” UYDURDULAR,
SORAMAZSIN NEDEN/NİÇİN, DEVİRDİLER, KUDURDULAR.
DERTLİ DÜNYA
Dertli Dünya, Benden aldı, Cânan için can usandı.
Gönül Sefahata daldı, feryât Arş kat’a dayandı.
Sevdâ Kervân yolda kaldı, Sıbgatullaha boyandı.
Hasreti sevdâya saldı, Yaratana bu âyandı.
DÜNYA DEDİKLERİ NE Kİ, SENDEN ALIR, ONA VERİR.
AKLIN VARSA, NEFSE DE Kİ; MUSALLADA BEDEN ERİR.
KIZARLAR
Doğru söylersen kızanlar, Dostla aranı bozanlar,
Ahkâm keser, hem tozanlar, senden önce hep koşanlar,
Şaire çukur kazanlar, Köşk-ü Sarayda azanlar,
Kara listeye yazanlar, surat asar, hem kızanlar.
BÖYLE BİR ZAMAN DİLİMİ, BUĞDAY PAZARINDA SAMAN,
YALAN İSE KES DİLİMİ, FERYÂT İLE ETTİM AMAN.
PARSELLENMİŞ
Grup olup Parsellenmiş, başkalarını görmez göz.
Bazıları hep dellenmiş, baktığında karanlık yüz.
Fikir Şer ile döllenmiş, asâlette bozuk bir öz.
Ülke epeyi dillenmiş, kalmış sadece bir çift söz.
AYIKLA PİRİNCİN TAŞINI, KIRAR SONRA DİŞLERİNİ,
KALDIR YUKARI BAŞINI, BIRAK GİTSİN PEŞLERİNİ.
NEFSİ ATEŞE KOYAR
KEMÂLİ usanmadı, binler yazdı, daha var.
Yazdığına kanmadı, bulamadı bir âyâr.
Ocak yaktı, yanmadı; Nefsi ateşe koyar.
Zâhire aldanmadı, sırtı Kaleme dayar.
KABİR KAPISINA KADAR, ÖMÜR VARSA YAZILACAK,
GÜNAHI GÖSTERMEZ RADAR, BİR GÜN MEZAR KAZILACAK.
KEMÂLİ
(29 TEMMUZ 2019/PAZARTESİ)
|