TUTUNDUM
Eklenme: 17.09.2018 12:10
Çabuk unutuldum ucuz satıldım
Oduna ayrılan dala tutundum
Gurbet kervanına erken katıldım
Issız sokaklarda fala tutundum
Sığınağım yoktu sokakta kaldım
Ağladım inledim sazımı çaldım
Çekilmez dertlerden payımı aldım
Alize esince şala tutundum
Kar yağmur altında bekleye durdum
Kimim kimlerdenim kendimi sordum
Cevap veren yoktu ben beni yordum
Bineğim delirdi nala tutundum
Çekilmez derdim var sinemde yara
İmkânım kalmadı bari sen ara
Bir dost arıyorum düşmüşüm dara
Cepte metelik yok mala tutundum
Dönecek gücüm yok geçiyor zaman
Günyüzü görmedim gözümde duman
Mahmudi kahroldu diletme aman
Renkleri seçemem ala tutundum
MAHMUT Aldemir (2.09.2018)
VERDİĞİ İLHAMLA
KURTULDUM!
Can cânan için elbet, Sevgi/Sevdâ da bir can,
Sevgi daimdir ebet, damardaz dolaşır kan,
Selâmı cana ilet, yolcuyu bekliyor han,
Var mı Âhrete bilet, kalkar gidecek kervân.
CÂNAN İÇİNDE OLAN, TENDE CANDAN KURTULDUM!
Gül eken, güller biçer; güllerde diken olma,
Sabreden çile çeker, şükürden geri kalma,
Faydalı tohum eker, ağyar kapısı çalma,
O’nun kapıda bekler, mazlûmun âhı alma.
MȊZÂN’DA HESÂP VEREN, DİKEN DİLDEN KURTULDUM!
Beni “Ben”de sor, deme, asla bende değilim,
Haram lokmalar yeme, dağ dibinde çeğilim,
Emânet varsa verme, olur sonra gerilim,
Desinler sana Seme, seni kurtarır ilim.
ŞEYTAN’IN TUZAĞINDA, YALAN FALDAN KURTULDUM!
Bu zamanın hasleti, Unutmak/Unutulmak,
Başlarda ne kasketi, lokma olup yutulmak,
Gönül aldı kasveti, el altında tutulmak,
Kalabalık kesreti, kavgalardan kurtulmak.
AŞK KERVÂNA KATILDIM, GARİP HÂLDEN KURDULDUM!
Ocakta yanan ateş, etrafında böcekler,
Arama kendine eş, ểller ne bilecekler,
Nâr ile Nûr bir kardeş, bunu bilmez köçekler,
Vahdet içinde birleş, günahı silecekler.
OCAKLARI TERKEDEN ,UÇAN KÜLDEN KURTULDUM!
Görmeyen gözler ağlar, kanlı yaşlar sel olur,
Vebâller kara bağlar, yük taşıyan bel olur,
Aşılmaz yüce dağlar, saçlar kalmaz, kel olur,
Yaşı bitirir çağlar, ömür geçer, sel olur.
MEVLÂ YARATMIŞ GÜZEL, OLMUŞ/KALDAN KURTULDUM!
Saçı yoksa kel derler, başka sanlamı da var,
Daim gıybet ederler, zaman gelir ona dar,
Menfaati güderler, san ki zehirli bir mar,
Vermeden hep isterler, bulamazsın dostla, yâr
KİBİR/ GIYBETLE DOLU, FODUL/KELDEN KURTULDUM!
Ağaçta dal kırıldı, meyveler düştü yere,
Sevdâ bana darıldı, gideyim, söyle nere?
Hasret cana sarıldı, coştu nehirle, dere,
Mâna ruhta yarıldı, konuşursun ezbere.
PETEĞİM YAĞMA OLDU, DÜNYA MALDAN KURDULDUM!
Âşıklar Sevdâ çeker, sevgilide naz oya,
Diliyle tohum eker, yoktur riyakâr boya,
Sabır/Şükürle bekler, kanaat ile doya,
Hakkın Divana çöker, çıkmaz zamanla foya.
MIZRÂBIM SEVDALANDI, ÂŞIK TELDEN KURTULDUM!
Dağ başında duman var, benzer aynen bir tüle,
Vatan en güzel diyar, sevgi âşıktır güle,
Bunu bilemez ağyâr, gidin sorun bülbüle,
Adalet olsun mȋyâr, maznûn her daim güle.
KAPATIN PENCEREYİ, BEYAZ TÜLDEN KURTULDUM!
Kalem o, Hakkı yazar; içi boş ise ağlar,
İbretle edin nazar, nerede “Altın Çağlar”?
Dünya bekliyor Hazar, kundakta bebek ağlar,
Şer daim çukur kazar, sökülür bir gün dağlar.
KEMÂLİ ÖMÜR BİTTİ, YAZAN ELDEN KURTULDUM!
KEMÂLİ
(17 EYLÜL 2018/PAZARTESİ)
|